Berrak Tüzünataç’ın, evinin terasında bulunduğu sırada çekilen görüntülerinin televizyonda yayımlanması nedeniyle şeref ve itibarın korunması hakkının ve buna ilişkin olarak açılan tazminat davasının uzun sürmesi nedeniyle makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiası ile Anayasa Mahkemesi’ne yaptığı bireysel başvuruda karar verildi.
Berrak Tüzünataç, İstanbul İli Kabataş semtinde bulunan ve altı katlı bir apartmanın en üst katında yer alan evinin terasında/balkonunda, kendisi gibi ünlü bir komedyen ve sinema oyuncusu olan Ş.G. ile yakınlaştığı anlara ait çekilmiş görüntülerinin magazin programında yayımlanması nedeniyle, magazin programının yayımlandığı yayın kuruluşunun sahibine karşı tazminat davası açmıştı.
Berrak Tüzünataç, balkonun yoldan geçenler tarafından görülmesinin mümkün olmadığını ve bu nedenle görüntülerin ancak yüksek bir yerden yakınlaştırma yöntemiyle çekilmiş olabileceğini, kendisine ait olan ve topluma kapalı olan evinin balkonundan gizli çekim yoluyla elde edilen görüntülerin yayımlanmasını özel hayatına saygı hakkını ihlal ettiğini iddia etmişti. Ancak Yerel Mahkeme tarafından, görüntülerin kamuya açık olan sokaktan çekildiği belirtilerek, davanın reddine karar verilmişti.
Mahkeme kararının Yargıtay tarafından onanması ve karar düzeltme isteminin de reddedilmesi üzerine Berrak Tüzünataç Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunmuştu.
Anayasa Mahkemesi, Berrak Tüzünataç’ın başvurusunu 05.10.2017 tarihli toplantıda görüştü ve özel hayatın gizliliğinin ihlal edildiğine dair iddiaları kabul edilemez buldu.
Anayasa Mahkemesi emsal nitelikteki kararında, “Balkon/teras, üçüncü kişilerin rıza dışı girişine kapalı olan konutun bir parçası olsa da buralardaki yaşam faaliyetlerinin dışarıdan görülebilmesi nedeniyle mahremiyetin sınırlı kalabileceği ve bunların belli ölçüde alenileşebileceği izahtan varestedir. Bu nedenle de mahremiyetini korumak isteyenlerin balkondaki yaşam aktivitelerini buna göre sınırlamaları beklenir. Kişinin başkaları tarafından görülebileceğini bilerek mahrem alanında kalması gereken aktivitelerini balkona taşıması durumunda bunların başkaları tarafından görülebildiğinden şikayet hakkı söz konusu olamaz. Zira mahremiyetin korunması ve mahrem alana ilişkin hususların alenileşmesinin önlenmesi sorumluluğu öncelikle bireyin kendisine aittir.” değerlendirmesinde bulundu.
Kararda, Belli bir hayran kitlesine sahip Ş. G. ile Berrak Tüzünataç arasında yaşananları muhabirin haber yapmayı değer görmesinin anlaşılabilir olduğu, görüntülerin kayıt altına alınması kişilik hakları yönünden hassasiyet taşısa da bunların başvurucunun dışarıya kapalı konutuna girilmeksizin kamunun kullanımına açık bir alandan (sokaktan) ve herkes tarafından görülebilen bir yerden çekilmiş olması ve görüntüsü çekilenlerin sanatçı kişiliği dikkate alındığından basın özgürlüğünün sınırları içinde kaldığı değerlendirilmiştir.
Kaynak: Resmi Gazete
