Karara
konu uyuşmazlıkta alacaklı üçüncü kişi konumundaki davacı banka eşlere karşı
dava açarak; boşanma nedeniyle davalı kadının, diğer davalı erkekten hak ettiği
edinilmiş mallara katılma rejiminden kaynaklanan katılma alacağının, davalı
erkekten tahsilini, bu alacağın tahsil edilebilmesini teminen İİK 283/1 maddesi
gereği davaya konu menkul ve gayrimenkullerin haciz ve satışına karar
verilmesini talep etmiştir.
Her ne
kadar ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmişse de davalı erkek
tarafından yapılan istinaf başvurusu sonucunda Bölge Adliye Mahkemesi
tarafından eşlerden birinin alacaklısının borçlu eşin mal rejiminin
tasfiyesinden kaynaklanan alacak hakkı nedeniyle dava açabileceğine yönelik
kanuni düzenleme olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Yargıtay
2. Hukuk Dairesi’nin önüne gelen uyuşmazlıkta emsal niteliğinde önemli bir
karara imza atılmıştır. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 2021/7048 E., 2022/5951 K. sayılı ilamına
göre;
“TMK 213.
maddesi kanunun dördüncü bölümü olarak düzenlenen ‘Eşler Arasındaki Mal Rejimi’
bölümünde birinci ayırımda ‘Genel Hükümler’ kısmında ‘Alacaklıların korunması’
başlığı altında ‘Mal rejiminin kurulması, değiştirilmesi veya önceki rejimin
tasfiyesi, eşlerden birinin veya ortaklığın alacaklılarının, üzerinden
haklarını alabilecekleri malları sorumluluk dışında bırakamaz. Kendisine böyle
mallar geçmiş olan eş, borçlardan kişisel olarak sorumludur; ancak, söz konusu
malların borcu ödemeye yetmediğini ispat ettiği takdirde, bu ölçüde kendisini
sorumluluktan kurtarabilir.’ şeklinde düzenlenmiştir. İlgili madde gereğince
eşler arasındaki mal rejiminin kurulması, değiştirilmesi veya önceki rejimin
tasfiyesi halinde, üçüncü kişi olan alacaklı hakkını alabilmek için dava
açabilecektir.”
şeklinde
gerekçelerle alacaklı üçüncü kişilerin TMK 213. maddesi gereğince eşler
arasındaki mal rejiminin kurulması, değiştirilmesi veya önceki rejimin
tasfiyesi halinde dava açma hakkı olduğuna karar verilmiştir.
Kaynak: https://karararama.yargitay.gov.tr/