Özgün Law Firm

Özgün Law Firm

DENEME SÜRELİ İŞ SÖZLEŞMESİNİN GEÇERLİLİK KOŞULLARI

DENEME SÜRELİ İŞ SÖZLEŞMESİNİN GEÇERLİLİK KOŞULLARI

1. Giriş

Bir iş sözleşmesinin deneme süreli olması işçi için iş yerine ve çalışma koşullarına alışma, işveren içinse işçinin mesleki bilgisinin yeterliliğini, çalışma tarzını, uyumluluğunu, kişiliğini gözlemlemesi ve tarafların bu süreçte birbirlerini tanıyıp iş ilişkilerini sürüp sürdürmeyecekleri hususunda bir kanaate varmaları amaçlarına hizmet eder.

Deneme süresi; 4857 Sayılı İş Kanunu’nun 15. maddesi dışında Türk Borçlar Kanunu’nun 433., Deniz İş Kanunu’nu 10. ve Basın İş Kanunu’nun 10. maddesinde düzenlenmiştir.

4857 Sayılı İş Kanunu’nun 15. maddesindeTaraflarca iş sözleşmesine bir deneme kaydı konulduğunda, bunun süresi en çok iki ay olabilir. Ancak deneme süresi toplu iş sözleşmeleriyle dört aya kadar uzatılabilir. Deneme süresi içinde taraflar iş sözleşmesini bildirim süresine gerek olmaksızın ve tazminatsız feshedebilir. İşçinin çalıştığı günler için ücret ve diğer hakları saklıdır.” denmektedir.

TBK md. 433 hükmü, “Taraflar, hizmet sözleşmesine iki ayı aşmamak koşuluyla deneme süresi koyabilirler. Deneme süresi konulmuşsa taraflar, bu süre içinde fesih süresine uymak zorunda olmaksızın, hizmet sözleşmesini tazminatsız feshedebilirler. İşçinin çalıştığı günler için ücret ve diğer hakları saklıdır.” şeklindedir.

Deniz İş Kanunu’nun md. 10 hükmünde, “Süresi belirli olmıyan hizmet akitlerinde deneme süresi en çok bir aydır. Bu süre içinde taraflar hizmet aktini bildirimsiz ve tazminatsız bozabilirler. Ancak gemiadamının çalıştığı günler için ücret hakkı saklıdır.” denilmiştir.

Basın İş Kanunu’nda ise tecrübe müddeti başlığı ile 10. maddede “Mesleke ilk intisap eden gazeteciler için tecrübe müddeti en çok üç aydır. Bu müddet içinde taraflar iş akdini ihbar müddetine ve tazminat mükellefiyetine tabi olmaksızın feshedilebilirler. Bu müddetin sonunda mukavelenin yazılı olarak yapılması mecburidir. Stajyer adedi, mukaveleli yazı işleri kadrosunun yüzde onunu geçemez.” denmektedir.

2. Deneme Süresinin Geçerlilik Şekli ve Şartları

4857 Sayılı İş Kanunu’nun 15. maddesindeTaraflarca iş sözleşmesine bir deneme kaydı konulduğunda, bunun süresi en çok iki ay olabilir. Ancak deneme süresi toplu iş sözleşmeleriyle dört aya kadar uzatılabilir. Deneme süresi içinde taraflar iş sözleşmesini bildirim süresine gerek olmaksızın ve tazminatsız feshedebilir. İşçinin çalıştığı günler için ücret ve diğer hakları saklıdır.” hükmü ile deneme süreli iş sözleşmesinin düzenlendiğinden yukarı bahsedilmişti.

Bu maddeden anlaşıldığı üzere bir iş sözleşmesinde deneme kaydı olmak zorunda değildir. Yani bir işçinin işe yeni başlaması iş sözleşmesinin kendiliğinde deneme süreli olacağı anlamına gelmez, taraflar isterlerse karşılıklı iradelerinin uyuşması ile deneme süresi kararlaştırabilirler. Deneme süresinin kararlaştırıldığı sözleşmeden açık şekilde anlaşılmadır. Bunun nedeni deneme süreli iş sözleşmesinin istisna, deneme süresiz iş sözleşmelerinin ise kural olmasıdır. “Deneme süresinin tarafların kararına bağlı olmasının tek istisnası, Mesleki Eğitim Kanunundaki çıraklarla yapılan sözleşmenin başında deneme süresi kararlaştırma mecburiyetidir (MEK m.14/f.1).” [1]

 

Deneme süresi, belirli ya da belirsiz süreli iş sözleşmeleri için kararlaştırılabilir. Ancak İş Kanunu madde 10 hükmünde “Nitelikleri bakımından en çok otuz iş günü süren işlere süreksiz iş, bundan fazla devam edenlere sürekli iş denir.” denilerek süreksiz iş tanımı yapılmış ve aynı maddenin ikinci fıkrası ile bu Kanunun 15.maddesinin süreksiz işlerde yapılan iş sözleşmelerinde uygulanmayacağı hüküm altına alınmıştır. Yani otuz günden az süren işler için deneme süresi kararlaştırılamaz. 

 

Deneme süresi iş sözleşmesinde iki ayı, toplu iş sözleşmesinde dört ayı geçemez. Taraflar isterlerse süreyi kanundaki sürelerin altında olacak şekilde belirleyebilirler. Deneme süresi kanundaki yasal sınırdan daha uzun süreli belirlenirse, iş sözleşmesinin deneme süreli olacağı kaydı geçerli olsa da aşan kısım geçersiz olur. Ayrıca dikkat edilmesi gereken bir diğer husus, deneme süresinin işveren lehine kararlaştırıldığı hallerde bu hüküm geçersizdir.  Nitekim iş sözleşmesinin zayıf, korunması gereken tarafı işçidir. Deneme süresi içinde taraflar iş sözleşmesini bildirim süresi olmaksızın tazminatsız feshedebildikleri için bu durum işveren tarafından kötü niyetli olarak kullanılabilir. Ancak bunun aksi, yani işçinin lehine deneme süresinin belirlenmesinde bir sakınca olmamalıdır.

 

“Taraflarca yapılan sözleşmede, sözleşmenin deneme süreli olduğu belirlenmiş ancak herhangi bir denme süresi kararlaştırılmamış ise, sözleşmenin tabi olacağı deneme süresinin azami süre olan iki ay olmaması gerektiği, sürenin hakim uygulamalar ve özel durumlar dikkate alınarak saptanması gerektiği ileri sürülmektedir. Kanaatimizce bu tür durumlarda kanundaki azami süre olan iki ayın veya varsa toplu iş sözleşmesinin süresinin uygulanması, bu konuda ortaya çıkabilecek duraksamaları veya sorunları önleyebilecek nitelikte olduğundan uygun bir çözümdür.” [2]

İş sözleşmesine deneme kaydı konulduğunu ispat yükü ise bunu iddia eden taraftadır. Deneme süresinin belirlenmesinde şekil serbestisi olduğu için kimilerince bunun her türlü delille ispat edilebileceği ileri sürülmektedir. Ancak Yargıtay bir kararında İş sözleşmesinin deneme süresi kaydıyla yapılmış olması, istisnai bir durumdur. İşçinin işe yeni girmiş olması ise, tek başına, deneme süresinin taraflarca öngörülmüş olduğunun delili sayılmaz. İşçinin işe girdiği tarihten başlayarak iki ay geçmeden iş sözleşmesini, kendisinin veya işverenin ihbar öneli vermeden feshetmesi, deneme süresi kaydını göstermez. Bunun içindir ki, başkaca delil ve belirtiyle kanıtlanmış olmadıkça, deneme süresinin varlığını iddia eden taraf, istisnai durumu ileri sürmüş olduğundan, bu iddiasını ispatla yükümlü tutulmalıdır. Zira, kurala aykırı bir durumu iddia eden, iddiasını ispatla yükümlüdür.[3],  bir diğer kararında ise  “Deneme süreli iş sözleşmesinin şekli konusunda yasada açık bir hüküm bulunmamaktadır. Ancak özellikle ispat yükü açısından yazılı yapılması gerekir. Yazılı yapılması geçerlilik şartı değil, ispat şartıdır.” [4] demek suretiyle ispat için yazılı şekil şartını aramaktadır.

Bir diğer önemli husus, deneme süresi içinde sözleşmeyi fesheden taraf bir sebep göstermişse bu sebep haksız eylem teşkil etmemelidir, kötü niyetli olmamalıdır. Kötüniyetle fesih halinde eğer belirsiz süreli bir sözleşme varsa işçi kötüniyet tazminatı talep edebilir. Ayrıca işveren sendikal sebeplerle sözleşmeyi feshederse işçinin sendikal tazminat isteme ve dilerse işe iadesini talep hakkı vardır. Sendikal sebeplerle iş akdinin feshinde işe iade davası açabilmek için işçinin iş güvencesi kapsamında olmasına gerek yoktur. Yargıtay da bir kararında “Deneme süresinde çalışan bir işçiye yasalarca toplu iş sözleşmesinden yararlanma hakkı, grev hakkı, sendikaya üye olma hakkı verilirken onu koruyucu normlardan yararlandırmamak mümkün değildir. Kaldı ki 2821 sayılı Kanunda yararlanmayı engelleyici açık bir norm bulunmamaktadır. Deneme süreli iş sözleşmesinde, süre dolmadan fesih yetkisini kullanan tarafın, fesih nedenini belirtmesine gerek yoktur. Ancak denme süresi içinde iş sözleşmesinin feshinde bir neden gösterilmiş veya iş sözleşmesinin diğer tarafı fesih hakkının kötüye kullanıldığını iddia etmiş ise, bu neden ve fesih hakkının kötüye kullanılıp kullanılmadı üzerinde durulmalıdır. Ayrıca, iş sözleşmesinin deneme süresi içinde haklı veya geçerli neden olmadan tazminatsız ve bildirimsiz feshetme yetkisinin, sendikal hakları ortadan kaldırmaması gerekir.” şeklinde karar vermiştir. [5]

İşçinin kıdemi hesaplanırken ise deneme süresi de eklenir. “Zaten mevzuatta, bazı haklarla ilgili olarak bu husus açıkça ya da dolaylı olarak düzenlenmiş bulunmaktadır. Örneğin, İş Kanunu md. 53 f.1’de, yıllık ücretli izne hak kazanmak için geçmesi gereken bir yıllık süreye deneme süresinin de dâhil olduğu; 1475 sayılı İş Kanunu md. 14 f. 1’de de kıdem tazminatına esas olacak kıdemin, işçinin “çalıştığı süreler” göz önüne alınarak hesaplanacağı belirtilmiştir. İhbar önellerine esas olan kıdem bakımından da aynı sonucun kabul edilmesi gerektiğinde şüphe yoktur.” [6]

Deneme süresi içeresinde iş akdinin feshine cezai şart konulması deneme süresinin amacı ile çeliştiğinden dolayı geçersizdir.

Tarafların sözleşmeyi feshetmeden deneme süresini tamamladıkları halde ikinci bir sözleşme yapılmaz, deneme süresinin başlangıcından itibaren tek bir sözleşme olarak iş akdi devam eder.

3. Sonuç

 

İş sözleşmesinin tarafları olan işçi ve işveren karşılıklı iradeleri ile deneme süresi kararlaştırabilirler ve bu süre iş sözleşmelerinde iki ayı, toplu iş sözleşmesinde ise dört ayı geçemez. Deneme süresinin amacı işçi ve işverenin birbirlerini tanımasıdır. Deneme süresi belirlendiği mutlaka yazılı şekilde ispatlanabilir olmalıdır, Yargıtay’ın görüşleri de bu yöndedir. Taraflar deneme süresi boyunca sözleşmeyi bildirimsiz ve tazminatsız feshedebilirler, ancak buradaki tazminatsız fesih ihbar tazminatı içindir. Bir sebep belirtilerek yapılan fesih haksız ya da kötüniyetli, sendikal sebepli olmamalıdır, aksi halde tazminata hükmedilebilir. Deneme süresinde feshin gerçekleşmemesi durumunda, deneme süresinin başlangıcından itibaren tek bir iş sözleşmesi olarak sözleşme devam eder.

 

Stj. Av. Pelin Yıldız

 

 

Kaynakça:

1. Laçiner, Vedat, SÜ İİBF Sosyal ve Ekonomik Araştırmalar Dergisi, s.337

2. Kaplan, Hasan Ali, Erciyes Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi Sayı 1, 2022, s. 238-239

3. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2011/29945 E., 2013/25574 K.

4. Yargıtay 9. HD., E.2011/24449 K.2011/14882 T.23.05.2011

5. Yargıtay. 9.HD., 11.05.2009, E.2009/15921, K.2009/13019

6. Soyer, Polat, Deneme Süreli ve Deneme Amaçlı İş Sözleşmeleri, s.37

MAKALEYİ PAYLAŞIN
MAKALEYİ YAZDIRIN