Özgün Law Firm

Özgün Law Firm

HAVAYOLU YOLCU HAKLARI: UÇUŞA KABUL EDİLMEME, UÇUŞUN İPTALİ, RÖTAR

HAVAYOLU YOLCU HAKLARI: UÇUŞA KABUL EDİLMEME, UÇUŞUN İPTALİ, RÖTAR

1. Giriş:

 

Sivil havacılıkta yolcuların hakları Havayolu ile Seyahat Eden Yolcuların Haklarına Dair Yönetmelik (SHY-Yolcu) ve 2920 Sayılı Türk Sivil Havacılık Kanunu kapsamında düzenlenmiştir. İlgili mevzuatlarda yolcuların uçağa kabul edilmemesi, uçuşun iptal edilmesi, uçuşun rötar yapması, bagaj kaybı ve hasar halleri gibi durumlara ilişkin düzenlemeler mevcuttur.

 

Yurt içinde yapılacak havayolu taşımalarında, Sivil Havacılık Kanununda hüküm bulunmuyorsa ise Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası anlaşmaların (Varşova Konvansiyonu ve Montreal Konvansiyonu bu anlaşmalardandır.) hükümleri ve bu anlaşmalarda da hüküm bulunmadığı hallerde Türk Ticaret Kanunu hükümleri uygulanacaktır. 

 

2. Havayolu ile Seyahat Eden Yolcuların Haklarına Dair Yönetmelik’inin Kapsamı:

 

Yönetmelik, yalnızca motorlu ve sabit kanatlı hava araçlarıyla taşınan yolcular için geçerlidir.

Bu kapsamda yönetmelik;

 

·       Türk menşeli havataşıma işletmelerinin Türkiye’deki havaalanlarına/havaalanlarından, yabancı menşeli hava taşıma işletmelerinin ise Türkiye’deki havaalanlarından gerçekleştirdikleri tarifeli ve tarifesiz tüm uçuşlarda, ilgili uçuş için onaylanmış rezervasyona sahip olan ve;

 - Hava taşıma işletmesi, tur operatörü veya yetkili bir seyahat acentesi tarafından önceden ve yazılı olarak (elektronik ortam da dahil olmak üzere) belirtilen saatte ve öngörülen şekilde veya,

  - Havayolunun bilet satışta belirttiği süreden önce veya herhangi bir zaman belirtilmediği takdirde, yolcuların ilan edilen hareket saatinden en geç kırk beş dakika önce, yönetmeliğin 6. Maddesinde belirtilen uçuş iptalleri durumu haricinde uçuş öncesi kontrole (check-in) başvuran yolcuları,

Bir hava taşıma işletmesi veya tur operatörü tarafından ne sebep olursa olsun bilette belirtilen uçuştan başka bir uçuşa aktarılmış olan yolcuları,

Ücretsiz seyahat eden yolcular ve doğrudan veya dolaylı olarak halka açık olmayan indirimli biletle seyahat eden yolcular ile biriktirilen mil veya puanlarla seyahat eden yolcuları, kapsar.

 

3. Uçağa Kabul Edilmeme Halinde Yolcu Hakları

 

Havayolu uçuşlarında uçuş güvenliğinin gerektirdiği durumlarda yolcular uçağa alınamayabilir. Yahut fazla bilet satış halleri gibi durumlarda yolcu sayısının azaltılması zorunludur. Bu gibi durumlarda yolcuların azaltılmasındaki sebep yolcunun kendi durumu ile alakalı değilse yolcu ile uçuşu icra eden hava taşıma işletmesi arasında mutabık kalınacak menfaatler karşılığında rezervasyonundan feragat edecek gönüllüler bulmak için duyuru yapılır. Bu halde uçuşundan feragat eden yolculara aşağıdaki haklardan birini tercih etme hakkı verilir.

 

a) Bilet Ücretinin İadesi ve Geri Dönüş Uçuşu: Seyahatin gerçekleştirilmeyen bölüm veya bölümleri ile yolcunun planlamış olduğu seyahatin tamamlanmasının artık herhangi bir anlamı kalmaması durumunda seyahatin gerçekleştirilen bölüm veya bölümleri için, bilet ücretinin tamamının satın alınmış olduğu fiyat üzerinden nakit olarak veya elektronik banka havalesi, banka ödeme emirleri, banka çekleri ile ödenmesi veya yolcunun imzalı mutabakatı olması durumunda seyahat fişleri ve/veya diğer hizmetler şeklinde en geç yedi gün içinde iade edilmesi;  ayrıca yolcunun seyahatinin ilk başlangıç noktasına ilk fırsatta dönmesini sağlayacak bir dönüş uçuşunun ücretsiz sağlanması. 

b) En Kısa Sürede Son Varış Noktasına Güzergah Değişikliği: Benzer taşıma şartları altında, en erken fırsatta son varış yerine güzergâh değişikliğinin sağlanması.

c) Yolcunun Belirleyeceği Bir Tarihte Güzergah Değişikliği: Son varış yerine, boş koltuk durumuna bağlı olarak, yolcunun uygun göreceği daha sonraki bir tarihte, benzer taşıma şartları altında güzergâh değişikliğinin yapılması. (SHY-Yol mad.9)

 

Rezervasyonu olan geriye kalan diğer yolcuların uçuşa kabul edilmelerine olanak verecek yeterli sayıda gönüllü çıkmadığı takdirde, uçuşu icra eden hava taşıma işletmesi, yolcuları kendi iradeleri dışında uçağa kabul etmeyebilir.  Bu halde yukarıdaki haklardan birini seçme hakkına ek olarak yolcuların tazminat hakkı ve hizmet alma hakkı da doğar.

 

Hizmet hakkı kapsamında yolcunun seçeceği uçuşu bekleme süresine uygun olarak;

1) İki ila üç saat arası gecikmelerde, makul ölçüde sıcak ve soğuk içecekler,

2) Üç ila beş saat arası gecikmelerde sıcak ve soğuk içecekler ile günün zamanına göre kahvaltı veya yemek,

3) Beş saat ve üzeri gecikmelerde sıcak ve soğuk içecekler ile günün zamanına göre kahvaltı veya yemek, ilave sıcak ve soğuk içecekler ile ilave hafif ara yemeği sağlanır.

Bir veya daha fazla gece konaklamanın gerekli hale geldiği durumlarda veya yolcu için ilave bir konaklamanın gerekli hale geldiği durumlarda, otelde veya uygun bir konaklama tesisinde konaklama ve havaalanı ve konaklama yeri (otel veya benzeri) arasındaki ulaşım sağlanır. Havayolu işletmesi tarafından yolcuya bu hizmetlere ilaveten, yolculara ücretsiz olarak süre kısıtlaması olmaksızın iki telefon görüşmesi, faks mesajı veya e-posta hizmetlerinin sağlanması zorunludur. (SHY-Yol mad.10)

 

Yolcunun ilgili yönetmelik hükümlerine dayanarak maddi tazminata hak kazanabileceğine ilişkin çok sayıda yargı kararı mevcuttur. Yolcunun maddi tazminatın yanı sıra, şartların oluşması halinde manevi tazminat talep etme hakkı da bulunmaktadır. Örneğin, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, 2016/14880 E. 2018/6034 K. 04.10.2018 tarihli kararında
fazla bilet satışı sebebiyle uçuğa kabul edilmeme durumu neticesinde yolcular lehine maddi ve manevi tazminat hükmetmiştir.:

 

“Davacı vekili, …’dan …’e gitmek için kendisi ve müvekkili olan eşi adına, davalı şirket aracılığıyla, … Airlines isimli şirketten, gidiş ve dönüş olmak üzere 2 adet bilet satın aldığını, uçuş günü havaalanına gittiklerinde ….. şirketi yetkilileri tarafından, davalı tarafça fazladan bilet satıldığı gerekçesiyle uçağa alınmadıklarını, mağduriyetlerinin giderilmesi için her iki şirkete de başvurmalarına rağmen bu yönde gereken çabanın gösterilmediğini, … Yolu İle Seyahat Eden Yolcuların Haklarına Dair Yönetmeliğin 8. maddesiyle, uçuşun iptali ya da fazladan bilet satımı halinde hava yolu şirketi tarafından yolcuya uçuş başına 100 Euro tazminat ödeneceğinin öngörüldüğünü, iki uçuş için 400 Euro karşılığı olan 1.162,59 TL tazminatın kendilerine ödenmesi gerektiğini, öte yandan, …’e yapacak oldukları yolculuğun evlilik yıl dönümlerini kutlama amacı taşıdığını, davalının kusuru sebebiyle evlilik yıl dönümlerini havalimanında geçirmek zorunda kaldıklarını, ayrıca dönüş biletinin de iptal edilmesi sebebiyle icra ettiği Avukatlık mesleği gereğince katılması gereken duruşmaya iştirak edemeyerek mesleki anlamda prestij kaybına uğradığını, belirtilen hususlar nedenle manevi olarak zarar gördüklerini ileri sürerek, 1.162,59 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsilini ve mahkeme kararının Türkiye’de yayın yapan tirajı yüksek gazetelerden birinde ilanını talep ve dava etmiştir.


Davalı vekili, hava yolu taşımasından kaynaklanan somut uyuşmazlık bakımından görevli ve yetkili mahkemenin … Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, davacıların yaşadığı mağduriyetin … isimli firma yetkililerinin ihmalinden kaynaklandığını, müvekkilince, yaşanan mağduriyetin giderilmesi noktasında gerekli çabanın gösterilerek davacılara ücretsiz bilet ve kalacak yer temin edildiğini, somut olayda kişilik haklarına saldırı niteliğinde bir fiil olmadığı için manevi tazminat şartlarının oluşmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davalının edimini yerine getirmeyerek davacıların mağduriyetine sebep olduğu bu nedenle davacıların Hava Yolu İle Seyahat Eden Yolcuların Haklarına Dair Yönetmeliğin 5/1,9/a ve 10. maddeleri uyarınca talep ettikleri maddi tazminata hak kazandığı, davacıların, davalının kusuru nedeniyle evlilik yıl dönümlerini havaalanında geçirmek zorunda kaldıkları, bu durumun ruhsal bütünlükleri ve sosyal hayatları üzerinde olumsuz etkiye sebep olduğu bu nedenle somut olayda manevi tazminat şartlarının oluştuğu ancak manevi tazminatın zenginleşme aracı olamayacağı, davacıların sosyal ve ekonomik durumu da gözetilerek talebin kısmen kabulüne karar vermek gerektiği gerekçesiyle maddi tazminat talebinin kabulüne, 1.162,59 TL maddi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline, manevi tazminat talebinin kısmen kabulüne, 2.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline ve kararın gazetede yayınlanması talebinin reddine karar verilmiştir.”

 

4. Uçuşun İptal Edilmesi

 

Uçuşun iptal edilmesinden anlaşılması gereken önceden planlanmış olan ve en azından bir yerin rezerve edildiği bir uçuşun gerçekleştirilmemesidir.  Bu durumda uçuşun hiçbir şekilde gerçekleştirilemeyecek olması söz konusudur, dolayısıyla rötardan tamamıyla farklı bir durumdur.

 

Uçuş iptali halinde, yolcuya geri ödeme ve güzergâh değişikliği hakkı (SHY-Yol mad. 9) tanınmaktadır. Bu kapsamda yolcunun seyahatinin tamamlanmasının bir önemi kalmadıysa, seyahatin tamamlanmış kısmı için 7 gün içinde bilet iadesi ve yolcunun seyahatine başlangıç noktasına dönmesi için ücretsiz bilet sağlanabilir. Yahut belirli şartlar altında güzergâh değişikliği hakkı tanınabilir. Yönetmeliğin 9.maddesi kapsamında yolcunun seçimlik hakkı bulunmaktadır.

 

Hizmet hakkı kapsamında ise yolcuya yiyecek içecek hizmeti (SHY-Yolcu madde 10/1- a) ve iletişim hizmeti (SHY-Yolcu madde 10/2) sağlanacaktır.

 

Güzergâh değişikliğinde ise yeni uçuşun beklenen kalkış zamanının, iptal edilen uçuş için planlanmış olan kalkış zamanından sonraki gün veya günler içerisinde olması halinde ek olarak konaklama ve konaklama yerine ulaşım hizmeti (SHY-Yolcu madde 10/1/b-c) hakkı bulunmaktadır.

 

Yolcuların uçuş iptalinden belirli süreler içerisinde haber edilmemesi halinde ayrıca tazminat hakları vardır. Bu süreler aşağıdaki gibidir:

1) Planlanan hareket zamanından en az iki hafta öncesinde iptalden haberdar edilmedikleri takdirde, 

2) Planlanan hareket zamanından iki hafta ila yedi gün öncesinde iptalden haberdar edilmedikleri, kendilerine planlanan hareket saatinden en fazla iki saat önce kalkışlarına ve son varış yerlerine planlanan varış saatinden en fazla dört saat sonra ulaşmalarına olanak veren güzergâh değişikliği teklif edilmediği sürece,

3) Planlanan hareket saatinden yedi günden kısa zaman öncesinde iptalden haberdar edilmedikleri ve planlanan hareket saatinden en fazla bir saat önce ayrılmalarına ve son varış yerlerine planlanan varış saatinden en fazla iki saat sonra ulaşmalarına olanak veren güzergâh değişikliği teklif edilmediği sürece. (SHY-Yol mad. 10/2)

 

Ancak yolcuların iptalden haberdar edilmesiyle hava yolu işletmelerin sorumluluğu ortadan kalkamaz. Hava yolu şirketleri yolculara ayrıca iptal eden uçuş için alternatif ulaşım yolları hakkında bilgi vermek zorundadır.

 

Bununla beraber hava taşıma işletmesi, tüm tedbirleri almasına rağmen olağanüstü hallerin iptale neden olduğunu kanıtladığı takdirde tazminat ödeme yükümlülüğünden kurtulur.

 

5. Uçuşların Tehiri

 

Uçuşun gecikmesi, taşıyıcının, taşıma sözleşmesinden doğan taahhüdünü ifa etmesi gereken zaman diliminden daha ileri bir zaman dilimi içerisinde yerine getirmesi; yolcunun varış yerine vaktinde ulaşılamaması olarak tanımlanmaktadır. [1]

 

Taşıyıcı, havayolu ile yolcu, bagaj veya yükün taşınmasındaki gecikmeden doğan zarardan sorumlu olacağı 2920 Saylı Sivil Havacılık Kanunu’nda düzenlenmiş olup söz konusu sorumluluk zarar sorumluluğudur. İlgili kanunun 123.maddesinde taşıyıcının, kendisinin ve adamlarının zararı önlemek için gerekli olan bütün tedbirleri aldıklarını veya bu tedbirleri alma olanağı bulunmadığını ispatlaması halinde sorumluluğunun kalkacağı düzenlenmiştir.

 

Bu kapsamda verilen Yargıtay kararları incelendiğinde, hava koşullarından kaynaklı gecikmelerde tazminat istemine gidilemeyeceği yönünde kararlar bulunduğu görülmektedir. Nitekim Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 23.11.2015 tarihli 2015/12989 E.  2015/12358 K. sayılı ilamı:

 

“Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacıların belirtilen saat ve program dahilinde İstanbul'dan İtalya'ya uçamamalarının esas sebebinin hava muhalefeti nedeniyle aktarma yapılacak uçağa yetişilememesi olduğu, daha sonraki uçağın teknik arızası nedeniyle uçuşun rötarlı gerçekleştiği, her ne kadar teknik arıza durumlarında davalı şirketin sorumluluğu söz konusu olsa da gecikmenin esas nedeninin hava koşullarından kaynaklandığı, sonraki uçaktaki teknik arızanın doğrudan gecikmenin sebebi olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.” şeklindedir.

 

Yönetmelik kapsamında uçuşun rötar yapması hallerinde yeme içme hizmeti ile iletişim hizmeti (SHY-Yolcu madde 10/1-a, 2) sağlanacaktır.

 

Beklenen hareket saati, önceden ilan edilmiş hareket saatinden sonraki gün veya günler içerisinde olduğu takdirde, ayrıca konaklamam ve konaklama yerine ulaşım hizmeti (SHY-yolcu mad. 10/1-b,c) ,tehirin en az beş saat olduğu hallerde ise bilet iadesi ve dönüş uçuşu için bilet hakkı (SHY-Yolcu mad.9/1-a) vardır.

 

Ancak bu hakların var olabilmesi için uçuşu icra eden hava taşıma işletmesi bir uçuşun planlanan hareket saatinden itibaren;

a) 1500 kilometreden  (1500 km dahil)  daha kısa ve iç hatlardaki uçuşlar için iki saat veya daha fazla,

b) 1500 ile 3500 (3500 km dahil)  kilometre arası uçuşlar için üç saat veya daha fazla,

c) 3500 kilometreden daha uzun uçuşlar için dört saat veya daha fazla, tehir edilmesi gerekmektedir.

 

10.12.2024 tarihli 32748 sayılı “Havayolu ile Seyahat Eden Yolcuların Haklarına Dair Yönetmelik (SHY-Yolcu)’te Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yönetmelik” ile SHY’nin Uçuşların tehiri başlıklı 7.maddesine “Uçuşların teknik ve operasyonel nedenlerle tehir edilmesi ve yolcunun planlanan son varış yerine 3 saat ve daha fazla sürede ulaştırılması halinde, uçuşu icra eden hava taşıma işletmesi derhal 8 inci ve 9 uncu maddelerde belirtilen yükümlülükleri yerine getirir.” şeklinde hüküm eklenmiştir.

 

Yönetmeliğe eklenen bu madde kapsamında yolcuların uçuşların rötarı halinde tazminat talep edebileceği düzenlenmiştir. İlgili madde 10.12.2024 tarihi itibariyle ile yürürlüğe girmiştir.

 

İlgili hüküm kapsamında yine gecikme süresi hesaplanırken uçağın kalkışındaki gecikmenin değil, varışındaki gecikmenin 3 saatten fazla süreyi geçmesi gerektiğini anlaşılmaktadır. Dolayısıyla uçuşların rötar yapması halinde tazminat istemi için “yolcunun varış yerine vaktinde ulaşılamamasıdurumuna ilişkin bir değerlendirme yapılmalı ve uçağın kalkış süresindeki gecikmeye değil, yolculara vadedilen varış saati ile gecikme sonucundaki varış saatiniz arasındaki farka bakılmalı.

 

6. Tazminat Hakkı

 

SHY-Yolcu kapsamında tazminat miktarları:

• İç hat uçuşlar için 100 Avro,

• Dış hat uçuşlarında ise yolculara;

  - 1500 kilometre veya daha kısa tüm uçuşlar için 250 Avro,

  - 1500 ile 3500 kilometre arası uçuşlar için 400 Avro,

  - 3500 kilometreden daha uzun uçuşlar için 600 Avro,

şeklinde belirlenmiştir. Tazminat alacaklarının Türk Lirası cinsinden karşılığı hesaplanırken ise tazminatın ödendiği güne ait Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası döviz satış kuru esas alınacaktır.

 

Uçuşun gerçekleşmemesi hallerinde yani uçuşa kabul edilmeme ve iptal durumlarında, uçuş mesafeleri belirlenirken planlanan son varış noktası esas alınacaktır.

 

Güzergâh değişikliği hakkı (SHY-Yolcu mad. 9) doğrultusunda rezervasyonu yapılan uçuşun planlanan varış zamanını;

a) 1500 kilometre (1500 km dahil) veya daha kısa uçuşlar için iki saat,

b) 1500 ile 3500 (3500 km dahil) kilometre arası uçuşlar için üç saat,

c) 3500 kilometreden daha uzun uçuşlar için dört saat,

aşmayan alternatif bir uçuş ile son varış yerlerine güzergah değişikliği teklif edilmesi halinde, uçuşu icra eden hava taşıma işletmesi, yukarıdaki tazminat miktarlarını % 50 oranında düşürebilecektir (SHY-Yolcu mad. 8/3).

 

Görüldüğü üzere yolcu hem güzergâh değişikliği hakkını hem de tazminat hakkını kullanabilecek olmakla beraber; iki hakkında kullanıldığı hallerde, tazminat hakkına havayolu şirketlilerine bir kısıtlama getirilmiştir.

 

Tüm bunlarla beraber SHY-Yolcu kapsamında yolcuların sahip olduğu tazminat hakkı diğer kanun ve düzenlemelerden doğan tazminat hakları ile yarışır nitelikte değildir. SHY-Yolcu mad.13’e göre SHY-Yolcu kapsamında ödenen tazminat, diğer düzenlemelerden doğan tazminat hakkından mahsup edilebilir. Ancak bu durumun tek istisnası rezervasyonlarından gönüllü olarak feragat etmiş olan yolculardır. Uçağa kabul edilmeme durumun söz konusu olduğu hallerde rezervasyonlarından gönüllü olarak feragat etmiş olan yolcuların SHY-Yolcu kapsamında ödenen tazminat, diğer hukuki düzenlemeler kapsamında sahip olacakları tazminattan mahsup edilmeyecektir.

 

Yolcuların manevi tazminat hakları ise genel hükümleri çerçevesinde saklıdır.

Nitekim Yargıtay 13.HD. 14.10.2010, E.2010/3213 K.2010/13240,

“…Davacıların, L. Havayollarında saatlerce bekledikten sonra, üç aktarma yapmak suretiyle, bir gün gecikmeli olarak otele vardıkları, davalı şirketin bir gün eksik hizmet verdiği, dönüş yolculuğunda valizlerinin kaybolduğu, valizlerinin bulunması için İstanbul'da konaklamak zorunda kaldıkları, tatillerinin sıkıntı ve strese neden olduğu, davacıların şahsiyet haklarının hukuka aykırı bir şekilde zarar gördüğü dosya içeriği ile anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece; tarafların sosyal ve ekonomik durumları incelenerek, davacılar A. B. ve S. lehine, olayın oluşuna uygun ve makul bir miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde bu talebin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.”,

 

7. Başvuru Hakkı ve Şikâyet

 

2015 Tarihli Yolcu Hakları Uygulama Esasları Genelgesi ve 2023 Tarihli Yolcu Hakları Değerlendirme ve Uygulama Esasları Genelgesi ile yolcuların haklarının yerine getirilmesi için yetkili mercilere başvuru usulleri yahut şikâyet usulleri düzenlenmiştir.

 

SHY-Yolculuk kapsamında havayolu şirketinin yükümlülüklerini yerine getirmemesi hallerinde yolcular tarafından önce ilgili havayolu şirketine başvuru yapılmalıdır. Hava yolu şirketi tarafından başvuruya 10 gün içerisinde cevap verilmemesi halinde başvuru Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’ne yöneltilebilecektir.

 

8. Mahkemeye Başvuru

 

Yolcular SHY-Yolcu kapsamında karşılanmayan haklarının yerine getirilmesi için ve diğer kanuni düzenlemelerden doğan haklarının yerine getirilmesi için görevli mahkemeye başvurulabilir.

 

Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında kalan tüketici işlemi sayılabilecek nitelikte bir yolculuk söz konusu ile görevli mahkeme Tüketici Mahkemesi olacaktır. Ancak böyle bir durumun söz konuş olması halinde Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’ da belirlenen parasal sınıra göre önce Tüketici Hakem Heyetine başvurma zorunluluğu yerine getirilmelidir.

 

Türk Ticaret Kanun’u kapsamında ticari iş sayılabilecek işlerde ise görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemesi olacaktır.

 

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, 2016/ 7391 E. 2017 / 4560 K. 20.09.2017 tarihli kararında dava konusu uyuşmazlığın tüketici işlemi sayılması sebebiyle görevsizlik kararı vermiştir.

 

“Dava, havayolu ile taşıma sözleşmesinden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlenen gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak, dava tarihi olan 11/06/2014 tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3/1-k maddesinde tüketicinin; “ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi”, 3/1-l maddesinde ise tüketici işleminin; “mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” ifade edeceği düzenlenmiş, aynı Kanun’un 73/1 madde ve fıkrasında da; tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalara bakma görevinin tüketici mahkemelerine ait olduğu hüküm altına alınmıştır. Bu itibarla, mahkemece tüketici konumundaki davacı tarafından açılan işbu davada tüketici mahkemesinin görevli olduğu nazara alınarak işin esasına girilmeksizin davanın görev yönünden usulden reddine karar verilmesi gerekirken, davanın esası yönünde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.”

 

Yetkili mahkeme Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) kapsamında belirlenecektir. Bu doğrultuda genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Sözleşmeden doğan yahut haksız fiilden doğan davalarda yine HMK kapsamında yetkili mahkeme tayin edilecektir.

 

Stj. Av. Duygu Yaren Yıldırım

 

Kaynakça:

1. Kırman, s. 97.

MAKALEYİ PAYLAŞIN
MAKALEYİ YAZDIRIN