1.
Giriş
Sınai
Mülkiyet Kanunu (SMK) uyarınca tasarım; “Ürünün tümü veya bir parçasının ya
da üzerindeki süslemenin çizgi, şekil, biçim, renk, malzeme veya yüzey dokusu
gibi özelliklerinden kaynaklanan görünümüdür” şeklinde tanımlanmıştır.
SMK
uyarınca tasarım, ürünün görünüm özelliği olup yeni ve ayırt edicilik kriterini
sağlaması koşulu ile Kanunla sağlanan haklar kapsamında korunur. Bu makalede,
tasarımlarda ayırt edicilik kavramının hukuki boyutları incelenecek, ayırt
ediciliğin belirlenmesine ilişkin kriterler yargı kararları uyarınca
açıklanacaktır.
2.
Tasarım Hukukunda Ayırt Edicilik Kavramı
Ayırt
edicilik, bir tasarımın diğer tasarımlardan farklı ve tüketiciler nezdinde
tanınabilir olmasını ifade eder. Ayırt edicilik kavramı SMK madde 56/5
düzenlenmesi ile yapılmıştır. İlgili madde;
“Bir
tasarımın bilgilenmiş kullanıcı üzerinde bıraktığı genel izlenim;
a)
Tescilli tasarım için başvuru veya rüçhan tarihinden önce,
b)
Tescilsiz tasarım için tasarımın kamuya ilk sunulduğu tarihten önce, kamuya sunulmuş
herhangi bir tasarımın aynı kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenimden
farklı ise bu tasarımın ayırt edici niteliğe sahip olduğu kabul edilir.”
şeklidendir.
Bu
doğrultuda ayırt edicilik incelemesi, tasarımın genel izlenimi üzerinden
bilgilenmiş kullanıcı esas alınarak yapılacaktır. İncelemeye esas alınacak
tasarımlar, tasarım başvurusuna konu tasarımdan önce başvuruya konu edilmiş ya
da kamuya arz edilmiş tasarımlardır.
3.
Ayırt Edicilik İncelemesine Etki Eden Kriterler
Ayırt
ediciliğin değerlendirmesinde, öncelikle tasarımcının sahip olduğu seçenek
özgürlüğü ve bilgilenmiş kullanıcının tespit edilmesi gerekmektedir.
Tasarımcının sahip olduğu seçenek özgürlüğü, yaratılan tasarımda farklılık ve
değişiklik yaratma sınırlarını ifade etmektedir.
Tasarımcının
seçenek özgürlüğünün belirlenmesinde birden fazla kriter dikkate alınmaktadır.
Avrupa Birliği Genel Mahkeme’nin 18 Mart 2010 tarihli, T-9/07 sayılı kararında
tasarımcının seçenek serbestisini sınırlayabilecek durumlar:
·
Ürünün/ürün parçasının teknik
işlevini görebilmesi için zorunlu olarak yer verilen unsurların
·
Yasal düzenlemelere bağlı
zorunluluklar,
·
Pazar beklentisi,
·
Ürünün maliyeti,
olarak
belirlenmiştir. Yargıtay seçenek özgürlüğüne ilişkin kararı ise;
Yargıtay
11. Hukuk Dairesi Esas, 2023/3894, 2024/6252 Karar sayılı, 11.9.2024 tarihli
karar;
“Tasarım
hakkına tecavüz davalarında tescilli tasarımın, kendinden önceki tasarımlara
göre yeni ve ayırt edici unsurları dikkate alınarak bilgilenmiş son kullanıcı
tarafından algılanan genel izlenime göre değerlendirme yapılmalıdır. Bir
tasarımda “zorunlu işlevsel unsurlar” tasarımın yenilik ve ayırt
edicilik incelemesinde dikkate alınmaz. Seçenek
özgürlüğünün geniş olduğu bir ürün kategorisinde, önceki tasarımlara
yaklaşmak tecavüz tehlikesini arttıracaktır. Tasarıma tecavüz davalarında
öncelikle karşılaştırılan tasarımların ortak noktalarının tespiti, akabinde de
ayrışan unsurların ortaya konularak karşılaştırma yapılması gerekmektedir.
Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporlarında her ne kadar dava konusu
tasarımlar arasında bilgilenmiş kullanıcı üzerinde yarattığı genel izlenim
itibariyle farklılık bulunduğu kanaatine varılmışsa da, yapılan tespit
tasarımlar arasındaki belirgin ortak özelliklerinden ziyade ayrıntı
farklılıklardan yola çıkarak yapılan incelemenin sonucu olduğu anlaşılmaktadır.
şeklindedir.
Teknik
işlevin ön planda olduğu ürün tasarımlarında, tasarımcının seçenek özgürlüğü
daha kısıtlı olmaktadır. Yargıtay kararlarında da bu durumun seçenek
özgürlüğünü kısıtlayacağı, tüketicinin ihtiyaçlarının göz ardı edilerek tasarım
yapılmasının söz konusu olmadığı kabul edilmektedir. Bu durum doktrinde de “Teknik işlev gören
ürünlerde tasarım geliştirme sürecinde işlevin göz ardı edilmesi mümkün
değildir.” [1] şeklinde kabul edilmektedir.
Tasarıma
konu ürünün yasal düzenlemeye tabi olduğu durumlarda tasarımcının seçenek
özgürlüğü yasal düzenlemeler doğrultusunda belirlenecektir.
Seçenek
özgürlüğü belirlenirken, pazar beklentisinin de dikkate alınması gerekmektedir.
Tüketicinin, kullanım alışkanlıklarının göz ardı edilerek tasarım yapılması
beklenemeyecektir. Bu doğrultuda değişen pazar talepleri de seçenek özgülüğünün
belirlenmesinde önemlidir.
Tasarımcının
seçenek özgürlüğü belirlendikten sonra, incelemeye konu tasarım mevcut külliyat
ile bilgilenmiş bir kullanıcı gözünden karşılaştırılmalıdır. Bilgilenmiş
kullanıcı somut olay şartlarına göre belirlenmektedir.
Bilgilenmiş
kullanıcı, ürünün hitap ettiği tüketici kitlesine göre belirlenmekte olup bazen
uzman kişiye yakın bir belirleme yapılması gerekirken bazen ortalama tüketiciye
yakın bir belirleme yapılması gerekmektedir. Bu durum ürünün işlevi ve maliyeti
gibi unsurlar doğrultusunda belirlenmektedir.
Tasarımcının
seçenek özgürlüğü ve bilgilenmiş kullanıcı kavramları belirlendikten sonra
karşılaştırma, mevcut tasarım külliyatında yer alan her bir tasarım üzerinden
tek tek yapılmaktadır.
“Yenilik yoksunluğuna ilişkin incelemede,
hükümsüzlüğü istenen tasarım ile mevcut külliyatı
oluşturan her bir tasarım doğrudan, ayrık olarak ve birebir kıyaslanmalıdır.” [2]
Karşılaştırmanın
her bir tasarım üzerinden tek tek yapılması önem arz etmekte olup genel olarak
pazarda bulunan özellikler üzerinden genel ifadeler ile değerlendirme yapılması
hukuka aykırılık oluşturmaktadır.
Karşılaştırmaya
konu tasarımların, mevcut tüm özelliklerinin birlikte değerlendirmesi
gerekmekte olup tasarımın bazı özelliklerinin ön plana çıkartılması ve bu
doğrultuda inceleme yapılması hatalıdır.
4.
Sonuç
SMK
uyarınca tasarımlarda ayırt edicilik, korumanın en temel şartlarından biridir. Ayırt
edicilik incelemesi yaparken somut olay özelinde seçenek özgürlüğünün ve
bilgilenmiş kullanıcının doğru tespit edilmesi önemli olup doğrudan
değerlendirme sonucuna etki etmektedir. Söz konu iki unsur belirlendikten sonra
tasarım üzerinden soyutlaştırma yapılmaksızın, ayırt ediciliği zedelediği iddia
olunan her bir tasarım ile ayrı ayrı karşılaştırılmalıdır.
Av.
Tuğbanur Akyıldız
Kaynakça:
1.
Memişoğlu, Ö. S. (2019). Tescilli Tasarımlarda Yenilik ve Ayırt Edicilik
Unsurları. [İstanbul Üniversitesi], Yüksek Lisans, sayfa 191
2.
Memişoğlu,
Ö. S. (2019). Tescilli Tasarımlarda Yenilik ve Ayırt Edicilik Unsurları.
[İstanbul Üniversitesi], Yüksek Lisans, sayfa 86