Özgün Law Firm

Özgün Law Firm

TİCARİ KİRA SÖZLEŞMELERİNDE REKABET ETMEME HÜKÜMLERİNİN KAPSAMI

TİCARİ KİRA SÖZLEŞMELERİNDE REKABET ETMEME HÜKÜMLERİNİN KAPSAMI

Rekabet hukukunun amacı piyasalardaki mal ve hizmet dengesini sağlamak, bu dengeyi engelleyici, bozucu veya kısıtlayıcı anlaşma, karar ve uygulamaları ve piyasaya hâkim olan teşebbüslerin bu hâkimiyetlerini kötüye kullanmalarını önlemek, rekabetin korunması için gerekli düzenleme ve denetlemeleri yapmaktır. Rekabeti sınırlayan eylem ve kararlar sınırlı sayıda olmamak üzere 4054 Sayılı Rekabet Kanunu’nun 4. Maddesinde sıralanmıştır.

 

Kanun’da aynen;

Bu haller özellikle şunlardır:

a) Mal veya hizmetlerin alım ya da satım fiyatının, fiyatı oluşturan maliyet, kar gibi unsurlar ile her türlü alım yahut satım şartlarının tesbit edilmesi,

b) Mal veya hizmet piyasalarının bölüşülmesi ile her türlü piyasa kaynaklarının veya unsurlarının paylaşılması ya da kontrolü,

c) Mal veya hizmetin arz ya da talep miktarının kontrolü veya bunların piyasa dışında belirlenmesi,

d) Rakip teşebbüslerin faaliyetlerinin zorlaştırılması, kısıtlanması veya piyasada faaliyet gösteren teşebbüslerin boykot ya da diğer davranışlarla piyasa dışına çıkartılması yahut piyasaya yeni gireceklerin engellenmesi,

e) Münhasır bayilik hariç olmak üzere, eşit hak, yükümlülük ve edimler için eşit durumdaki kişilere farklı şartların uygulanması,

f) Anlaşmanın niteliği veya ticari teamüllere aykırı olarak, bir mal veya hizmet ile birlikte diğer mal veya hizmetin satın alınmasının zorunlu kılınması veya aracı teşebbüs durumundaki alıcıların talep ettiği bir malın ya da hizmetin diğer bir mal veya hizmetin de alıcı tarafından teşhiri şartına bağlanması ya da arz edilen bir mal veya hizmetin tekrar arzına ilişkin şartların ileri sürülmesi” denilmekle belirli eylemlerin rekabet hukukuna aykırılığı hüküm altına alınmıştır.

 

Bu kapsamda birçok ticari ilişkide rekabet yasağından kaynaklı sınırlandırmalar getirilebildiği gibi ticari kira sözleşmelerinde de rekabet yasağı hükümleri uygulanabilecektir. Kurum kararları ve kanuni düzenleme doğrultusunda ticari kira sözleşmelerinde rekabet yasağı hükümlerinin geçerli olabilmesi adına rekabet etmeme yükümlülüğünün, rakiplerin pazarın dışına çıkartılmasına yönelik bir etki doğurup doğurmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir. Şöyle ki; kira sözleşmesi içerisinde kiraya verenin, kiracının faaliyet alanı ile aynı alanda faaliyet gösteren işletmeler ile kira sözleşmesi imzalamasına ilişkin kısıtlama getirilebilecektir. Ancak bu kısıtlamanın diğer işletmelerin pazardan çıkartılmasına yönelik bir etki doğurması hali mevcut ise bu durum rekabet hukukunun genel ilkelerine ters düşecektir.

 

Örneğin; alışveriş merkezi içerisinde bulunan bir Meksika mutfağı restoranı işleten işletme, kiraya verenden alışveriş merkezi içerisindeki mağazalardan birinin başka bir Meksika mutfağı restoranı işletmesine kiralanmamasına ilişkin hükmün kira sözleşmesi içerisine eklenmesini talep edebilecektir. Ancak aynı işletme, kiraya verenden spesifik bir Meksika restoranının Türkiye’deki tüm alışveriş merkezlerinde faaliyet dışı kalmasını talep edemez. Böyle bir durumda rakip firmanın pazarın dışına çıkarılması durumu oluşacaktır. Değerlendirilmesi gereken husus bu olup, uyuşmazlık ortaya çıkan tüm kira sözleşmelerinde bu hususun ayrı ayrı somut durum kapsamında incelenmesi yerinde olacaktır.

 

Konuya ilişkin Rekabet Kurulunun 07.03.2013 tarih ve 13-12/185-99 sayılı Anadolu Restoran İşletmeleri Kararına değinmek gerekmektedir.

 

Bu bilgiler çerçevesinde, McDonald's'ın AVM'ler ile yaptığı, yukarıda da verilen sözleşmelerin rakiplerin pazarın dışında çıkartılması amacına yönelik olmadığı kanaatine varılmıştır.(…) Söz konusu olayda, iki teşebbüs arasında yapılan anlaşmanın 4054 sayılı Kanun'un 4. maddesi anlamında rakibi dışlayıcılığından bahsedebilmek için, ilgili kira ilişkisinin hızlı servis restoranları pazarına girişi ve pazarda faaliyet göstermeyi zorlaştırması, dolayısıyla rakipleri dışlayıcı bir etki doğurması gerekmektedir." şeklinde değerlendirmesine yer verdikten sonra, ilgili yükümlülüklerin etkisini incelediğini şu değerlendirmeyle ortaya koymuştur; "Ancak, 2012 yılı itibarıyla şikayetçi konumundaki Burger King'in, AVM içi restoran sayısı, McDonald's'ın restoran sayısının (…..) katından daha fazladır. Öte yandan, aynı yıl şikayetçi konumundaki Burger King'in AVM içi (in-line) restoran sayısı, McDonald's'ın in-line restoran sayısından (…..) adet daha fazladır. Diğer yandan, yukarıda da ifade edildiği üzere, hâlihazırda şikayetçi ve şikayet edilenin tek başlarına ve birlikte faaliyet gösterdiği AVM sayısına bakıldığında, başvuruya konu münhasırlık hükmünü haiz kira sözleşmelerinin Burger King'in pazarın dışında bırakılmasına yol açan bir etkiye sahip olduğundan bahsetmek mümkün değildir." [1]

 

Ülkemizde yerleşen bu yaklaşım Avrupa Adalet Divanının yakın tarihli kararları ile paralel olup, AB Rekabet Hukukundaki yaklaşıma benzer bir yaklaşımın mevcut olduğu görülmektedir. Hem Kurul’un hem de Avrupa Adalet Divanının ticari kira sözleşmelerindeki rekabet etmeme yükümlülüklerine yaklaşımı; işletmelerin pazarın dışına çıkarılıp çıkarılmadığının değerlendirilmesi boyutunda birleştiğini söylemek mümkündür.

 

SONUÇ

 

Ticari kira sözleşmelerinde rekabet etmeme yükümlülüğünün pazar üzerindeki etkisinin ve dinamiklerinin her somut uyuşmazlık kapsamında ayrıca incelenmesi ve değerlendirilmesi gerekmektedir. İşletmelerin pazarın dışında kalmasına neden olacak bir düzenleme hiçbir koşulda yapılamayacak olup, sınırlı bir alanda yapılacak kısıtlamanın somut olayın özelliklerine göre kabulünün mümkün olacağı Rekabet Kurulu kararları ile benimsenmiştir.

 

Av. Merve Hilal Menteş

 

 

Kaynakça:

1. Rekabet Kurulunun 07.03.2013 tarih ve 13-12/185-99 sayılı Anadolu Restoran İşletmeleri Kararı

MAKALEYİ PAYLAŞIN
MAKALEYİ YAZDIRIN