Özgün Law Firm

Özgün Law Firm

TURİZM SEKTÖRÜNDEKİ REKLAMASYON DAVALARINDA İSPAT: BİRLEŞİK KRALLIK YÜKSEK MAHKEMESİNİN TUI UK LTD V. GRIFFITHS KARARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

TURİZM SEKTÖRÜNDEKİ REKLAMASYON DAVALARINDA İSPAT: BİRLEŞİK KRALLIK YÜKSEK MAHKEMESİNİN TUI UK LTD V. GRIFFITHS KARARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

I. GİRİŞ

Türkiye`deki turizm tesislerinde konaklayan İngiliz ve İskoç turistlerin, konaklamaları esnasında hastalık ve kaza gibi sebeplerle zarar gördükleri iddiası ile Birleşik Krallık`a döndüklerinde açtıkları tazminat davaları (personal injury claims) reklamasyon davaları olarak bilinmektedir. İngiltere`de bu davalar,  2018 tarihli Paket Seyahat ve Bağlantılı Seyahat Düzenlemeleri Yönetmeliği (The Package Travel and Linked Travel Arrangements Regulations 2018) uyarınca turistleri paket tur ile Türkiye`ye getiren İngiliz tur operatörlerine karşı açılmaktadır. [1] Yargılamanın İngiliz mahkemeleri nezdinde İngiliz hukukuna tabi şekilde yürütüldüğü bu davalarda, tesisin sahibi olan Türk turizm şirketleri davaya taraf değildir. Ancak yargılama sürerken sulh yoluyla veya yargılama sonucunda mahkeme kararı ile tazminat ödenmesi halinde, tur operatörlerinin ödedikleri tazminatları Türkiye`deki tesisi işleten şirkete rücu ederek kesintiler yoluyla tahsil ettiği bilinmektedir. [2]

Esasen farklı ülkelerden gelen turistlerin de benzer şikayetler ile tur operatörlerine veya doğrudan otellere başvurarak taleplerde bulunması mümkündür. Ancak Birleşik Krallık haricindeki ülkelerde bu taleplerin yargıya taşınması daha seyrek görülmektedir. Bunun sebepleri tartışılmaya muhtaç olmakla birlikte, İngiltere`de turizm tatil davalarının (holiday claims) 2013 yılından itibaren hızla arttığı, bu alanda iş üretmek isteyen aracı firmaların turistlere yönelik agresif reklam kampanyaları yürüttüğü ve zamanla yasal başvuruların artışını gören hukuk firmalarının başarı temelli ücretlendirme teklifleri (no win, no fee) ile bu alanda uzmanlaşma yoluna gittikleri gözlemlenmiştir. Bu durum, aynı zamanda, İngiltere`de asılsız hastalık iddialarının da hızla artması (holiday sickness scams) sonucunu doğurmuştur. [3] Asılsız taleplerin sayısının yüksekliği, resmî kurumları hareket geçirerek çeşitli düzenlemeler yapmaya ve yaptırımlar uygulamaya yönlendirmiştir. Bu doğrultuda, 2018 yılında yargılama giderlerine ilişkin reform yapılarak davacının yaptığı giderleri ancak bir sabit bir oranda geri almasını sağlayacak yeni bir rejim (fixed recoverable costs regime) getirilmiştir. [4] Bu değişiklik, davacı taraf avukatlık ücretleri başta olmak üzere yüksek yargılama giderlerinin,  tur operatörlerini talep haksız olsa dahi uyuşmazlığı davaya gitmeden sulh yolu ile çözmeye sevk ettiği görüşüne dayanmaktadır. [5] Bu sebeple davacının davayı kazandığı takdirde hak kazanacağı yargılama giderlerini sınırlandırılarak, tur operatörlerine haklı olduklarını düşündükleri şikâyetleri dava yoluna götürmek imkânı tanınmak istenmiştir. 2023 yılı Ekim ayında yapılan ikinci bir reform ile söz konusu gider rejimi genişletilmekte ve yeni sınırlamalar getirilmektedir. [6] Reformların yanı sıra, İngiltere ve Galler`deki avukatlık faaliyetlerini düzenleyici ve denetleyici kurum olan Avukatlar Düzenleme Kurumu (Solicitors Regulation Authority), 2019 yılında tatil davaları konusunda (özellikle bu iddiaların doğruluğunun teyit edilmesi hususunda) belirli süreçler tanımlamış ve davacı taraf avukatlarını bu süreçleri takip etmek ve etik kurallara uymakla yükümlü kılmıştır. [7]

Türkiye`deki reklamasyon davaları, geçtiğimiz yıllarda birbirine takip eden turizm dönemlerinde Antalya bölgesinde görülen toplu vakalar ile kamuoyunun dikkatini çekmiştir. [8] Bu toplu vakalar ile ilgili olayların basında duyulması ile eşzamanlı avukatlar yetkilendirilmiş ve İngiltere`de yasal süreçler başlatılmıştır. [9] İngiltere`deki yargılama süreçleri ile yargı kararlarının bilinmesi ve bunlara ilişkin güncel gelişmelerin takip edilmesi, İngiliz turist sayısının yüksek olduğu Muğla ve Antalya bölgesindeki turizm tesisleri başta olmak üzere Türk turizm sektörü bakımından önem taşımaktadır.  Reklamasyon davaları sınır ötesi uyuşmazlıklar olduğundan, yargılama sürecindeki başarı hem Türkiye`deki delil toplama süreçlerinin, hem de İngiltere`deki yasal süreçlerin eksiksiz yürütülmesine bağlıdır. Dava stratejisi, mevcut dosyadaki delil durumuna bakılarak, İngiltere`de yasal süreçler ile ilgili bilgiler ışığında oluşturulacaktır. 

Bu kapsamda, işbu yazıda Birleşik Krallık Yüksek Mahkemesi`nin TUI UK Ltd v. Griffiths davasında verdiği güncel karar incelenecektir. [10] Öncelikle yazının ilk kısmında İngiliz hukuk yargılamasında ispat yükü ve ikinci kısmında ise uzman delilinin yargılamadaki rolü kısaca açıklanacaktır. Üçüncü kısımda, Yüksek Mahkeme`nin kararına konu davanın özetine yer verilecek ve dördüncü kısımda Yüksek Mahkeme`nin kararı özetlenecektir. Son kısımda kararın değerlendirilmesine ve bundan sonraki süreçlere etkisine ilişkin görüşlere yer verilecektir.


II. İNGİLİZ USUL HUKUKU VE İÇTİHAT HUKUKU UYARINCA REKLAMASYON DAVALARINDA İSPAT

İngiltere`deki hukuk davalarında ispat yükümlülüğü, “olasılıklar dengesi”ne (balance of probabilities) dayanır. Buna göre,  hâkimin öne sürülen her iddianın doğruluğuna tamamen ikna olması şartı yoktur. Davacının iddiası inandırıcı görünüyorsa hâkim, ortaya konan delillere ve başvuru sahibinin ifadelerinin doğruluğuna dayanarak kararını verir. Bu sebeple de bu ispat standardı, karşılanması zor olmayan, düşük bir ispat standardı kabul edilmektedir.

Reklamasyon davalarındaki ispat standardının belirlenmesinde genel ilkelerin yanı sıra içtihatlar da belirleyici olmaktadır. Temyiz Mahkemesi`nin (Court of Appeal) Wood v TUI Travel plc t/a First Choice [2017] EWCA Civ 11 kararında, davacının sadece iddia edilen hastalığın niteliğini kanıtlamakla kalmaması, aynı zamanda bu hastalık için diğer tüm olası açıklamaları da dışlaması gerektiğine hükmedilmiştir. Buna göre, hastalık olgusu tek başına illiyet bağını kanıtlamak için yeterli olmayacaktır.

Bu ispat standardının, reklamasyon davalarındaki görünümü şu şekilde olmaktadır: Örneğin hastalık iddiasının bulunduğu bir davada, davacı konaklama süresi içinde hastalandığını ve bu hastalığa otelde yediği veya içtiği gıdaların sebep olduğunu kanıtlanmalıdır. Hastalık olgusunun kanıtlanması çoğu durumda tıbbi kayıtlar (bu olmadığı takdirde davacının semptomlarına ilişkin beyanlarına da bakılabilmektedir) ile yapılmaktadır. Davacının konaklaması esnasında hastalandığının tespiti için, tıbbi kaydın (semptomların) tarihi ve kuluçka süreleri dikkat alınmaktadır. Hastalık olgusunun kanıtlandığı durumlarda, hâkim tarafından hastalığın alternatif bir kaynağı olup olmadığına bakılacaktır. Davacı, hastalığın otelde tükettiği kontamine gıda ürünlerinden kaynaklandığını ve bu sebeple otelin kusuru sonucunda hastalandığını ileri sürmektedir. Davalı ise davacının semptomlarının, davalının kendisinin veya otelin hiçbir kusuru olmaksızın ortaya çıkabilecek birçok olası nedeni olduğunu savunmaktadır. Bu doğrultuda davalının yapacağı olası savunma, kontamine gıda ürünlerinin alternatif bir kaynağı olduğuna  ilişkin müspet delil (positive evidence) göstermek olacaktır. Hâkim, diğer alternatif açıklamaları değerlendirdiğinde, olasılıklar dengesinde davacının kontamine gıda ürününü otelde tükettiğine kanaat getirir ise davanın kabulüne karar verecektir.

III. İNGİLİZ HUKUKUNDA UZMAN DELİLİ

 

Uzman delili, yargılamada uzmanlık dâhilindeki konularla ilgili olarak mahkemenin aydınlatılmasını amaçlamaktadır. Bu kapsamda, uzman, davanın adil bir şekilde ele alınıp ilerletilmesine ve tarafların uyuşmazlıklarının çözülmesine yardım etmektir. Bu bakımdan uzman delili, yargılamada ispatı gereken vakıaların ispat aracı olarak ele alınmakta ve bir delil olarak kabul edilmektedir.  [11]

 

Uzman delili İngiliz Usul Kuralları (Civil Procedural Rules) 35`inci maddede düzenlenmiştir. Tarafların hukuk yargılamasında uzman deliline dayanmak için mahkemenin iznini alması gerekmektedir. Mahkemenin izni olmadıkça taraflar uzman deliline başvuramaz ve mahkeme de uzman deliline başvuru izni verirken, uyuşmazlığın çözümü bakımından koşulların gerektirdiği kadarıyla uzman delilini sınırlayabilir. Bu düzenlemeler kapsamında, hâkim uzman delile başvuru ve yargılamada kullanımı bakımından belirleyici yetkilere sahiptir.

 

Uzman raporunun içeriği ve taşıması gerekli unsurlar CPR 35`inci maddede düzenlenmiştir. Reklamasyon davalarında uzman delili,  taraflarca tıp doktorları  (pratisyen hekim) veya uzman doktorlardan (enfeksiyon hastalıkları ve mikrobiyoloji) alınan, illiyet bağının değerlendirildiği raporlar olmaktadır.

 

İşbu yazıya konu Yüksek Mahkeme kararı,  karşı tarafça uzman deliline dayanılmadığı ve uzman çapraz sorguya alınmadığı için çekişmeli olmadığı kabul edilen bir uzman raporunun (uncontroverted expert report)  karar verirken hâkimi bağlayıp bağlamadığı ve bunun sonucu olarak da hâkimin uzman raporundan farklı şekilde karar verip veremeyeceğine odaklanmaktadır.

 

IV. YÜKSEK MAHKEMENİN KARARINA KONU DAVANIN ÖZETİ

 

Yüksek Mahkeme`ye başvuruda bulunan davacı, davalı tur operatöründen Türkiye`deki bir tesiste konaklamak için her şey dâhil bir tatil satın almıştır. Bu tatil sırasında, otelde tükettiği kontamine yiyecek ve içecekler sebebiyle hastalandığı iddiası ile davalı aleyhine 1992 tarihli Paket Seyahat, Paket Tatil ve Paket Tur Yönetmeliği uyarınca sözleşmenin ihlaline dayanarak dava açmıştır.

 

Hastalığın meydana geldiği hususunda tartışma bulunmamaktadır. Davacı Türkiye'de hastaneye yatırılmıştır ve devam eden semptomlarına ilişkin kanıtları hâkim tarafından kabul edilmiştir.  Burada konu illiyet bağında, özellikle de hastalığa neden olan kontamine gıdanın davalının konakladığı tesiste mi, yoksa başka bir yerde mi tüketildiği üzerinde toplanmaktadır.

 

Davacı, mikrobiyoloji uzmanının illiyet bağı konusundaki uzman raporuna dayanmıştır. Uzman, hastalığının otelde tüketilen yiyecek ve içeceklerden kaynaklandığı görüşündedir. Davalı, yargılamanın ilk aşamasında biri mikrobiyoloji uzmanı, diğer gastroenteroloji uzmanı iki uzman raporuna dayanacağını belirtmiş ise de mikrobiyoloji uzman raporuna dayanmaktan vazgeçmiş, gastroenteroloji uzman raporuna dayanmak için ise gerekli işlemleri süresinde yerine getirmemiştir. Bunun sonucunda davadaki illiyet bağına ilişkin tek uzman delili, davacının mikrobiyoloji uzmanından aldığı rapor ve bu rapora ilişkin davalı tarafından İngiliz Usul Kanunları 35.6`ncı maddesi uyarınca yönetilen sorulara yine uzman doktorun verdiği cevaplardır.

 

Davalı, davacının uzman tanığını duruşmaya çağırmasını talep etmediği gibi,  uzman raporundaki analize ve varılan sonuca itiraz edeceğini duruşmadan önceki öğleden sonra yaptığı savunmaya (skeleton argument) kadar bildirmemiştir.

 

Dava, Yerel Mahkeme (County Court) tarafından reddedilmiştir çünkü hâkim davalının duruşmadaki beyanlarında (submissions) uzman raporu hakkında yaptığı itirazları yerinde bulmuş ve kabul etmiştir. Mahkeme, dosyada mübrez uzman raporunun, olasılıklar dengesine göre hastalığının otelde tüketilen yiyecek ve içeceklerden kaynaklanmış olma ihtimalinin daha yüksek olduğunu ispatlayamadığına karar vermiştir.

 

Adalet Yüksek Mahkemesi (High Court) itiraz üzerine bu kararı bozmuştur. Temyiz Mahkemesi'ne (Court of Appeal) yapılan temyiz başvurusunda Adalet Yüksek Mahkemesi kararı bozulmuştur. Davacı, Yüksek Mahkeme'ye temyiz başvurusunda bulunmuştur. [12]

 

Davacının başvurusunda, bir tarafın kendi delilini sunma ve uzmanı çapraz sorguya alma yoluyla diğer tarafın uzman deliline itirazlarını sunmadığı takdirde, daha sonra diğer tarafın uzman delilini çürütmesinin mümkün olmaması gerektiğini ileri sürülmüştür.

 

V. YÜKSEK MAHKEMENİN ADİL YARGILAMA YAPILMADIĞINA İLİŞKİN KARARI

 Davacının dosyaya sunduğu uzman raporundaki değerlendirmelerin itirazlara açık olduğu Yüksek Mahkeme tarafından da kabul edilmiştir. Yüksek Mahkemeye göre davadaki temel nokta, söz konusu bilirkişi raporunun kanıtı olmayan bir görüş beyanı (ipse dixit) olmamasıdır. Bu şekilde Yüksek Mahkeme, herhangi bir uzman raporunda geçerli bir akıl yürütme (reasoning) olmasının önem taşıdığını vurgulamıştır. Uzman raporu, akıl yürütme içermeyen, kanıtı olmayan bir görüş beyanı olduğu takdirde yeterli olmayacaktır.

Yüksek Mahkeme tarafından 1893 tarihli Browne v Dunn davasında kabul edilen ve bu içtihat yoluyla taraf hakimiyeti (adversarial) sistemine dayanan İngiliz yargılamasında yerleşik hale gelen genel ilkeye dayanılmıştır. Bu ilkeye göre bir taraf, diğer tarafın sunduğu tanık deliline itiraz edecek ise bu tanığı çapraz sorguya tabi tutmalıdır. Aksi takdirde, bu tanığın ifadesine itiraz edemeyecektir.

Yüksek Mahkeme, bu doğrultuda, davalının uzman raporuna yönelik itirazlarını çapraz sorgu yapmaksızın, duruşma sırasındaki beyanlarında ileri sürmesini ve yerel mahkemenin bu itirazlara dayanarak davanın reddine karar vermesini adil bulmamıştır. Yerel Mahkemenin mevcut deliller doğrultusunda, davacının sunduğu olguları kabul etmesi ve davanın kabulüne karar vermesi gerekir iken, davanın reddine karar vermesi sebebiyle adil yargılama yapılmadığına hükmetmiştir. [13]

Buna göre, bir tarafın duruşmadaki beyanında karşı çıkacağı uzman deliline, çapraz sorguda da karşı çıkması gerekmektedir. Mahkemeye göre bu kuralın amacı, yargılamanın adil olmasını sağlamak ve eleştirilen delili ortaya koyan taraf da dâhil olmak taraflar bakımından yargılamanın adilliğini korumaktır. Bu şekilde,  raporuna itiraz edilen uzman tanığın da itirazlara ilişkin kendini savunması mümkün olacak ve kendisine yöneltilen itirazları giderme imkânı tanınacaktır çünkü çapraz sorgu, uzmana raporu açıklama fırsatı vermektedir. Bu şekilde, hâkim de tüm delilleri doğru bir şekilde değerlendirmesi ve adaleti sağlaması mümkün olacaktır. Bu kural sadece uzman tanığı (uzman raporu delili) için değil, olgu tanığı (tanık beyanı delili) için de geçerli olacaktır.

Bununla birlikte, Yüksek Mahkeme bu kuralın katı bir şekilde uygulanmaması gerektiğine hükmetmiştir. Bu sebeple bu kurala 7 istisna öngörmüş ve bu durumlarda yargılamanın gerekliliklerinin kuralın uygulanmasını sınırlayabileceğini ve kuralın uygulanmayabileceğini belirtmiştir: [14]

İlki, özellikle karmaşık bir davada, bir tanığa inanmamak için olası her nedenin tanığa sorulmasını beklemek orantısız ve gerçekçi olmayacaktır. İkincil veya önemsiz konunun cevaplaması veya açıklaması için tanığa cevap imkânı tanınması gerekmeyecektir.

İkincisi, delil açıkça inanılmazsa ve açıklama fırsatı hiçbir fark yaratmayacaksa, örneğin mevcut belgeler durumu şüpheye yer bırakmayacak şekilde ortaya koyuyorsa kural uygulanmayabilecektir.

Üçüncüsü, destekleyecek herhangi bir gerekçe olmaksızın kanıtı olmayan bir görüş beyanına (ipse dixit) itiraz edilmesi gerekmez. Ancak, mevcut dava olduğu gibi uzman raporunda olduğu gibi, yetersiz ve eleştiriye açık görünen akıl yürütme,  kanıtı olmayan bir görüş beyanı ile aynı şey değildir. 

Dördüncüsü, uzman raporunda bariz bir hata olması durumunda kural uygulanmayabilecektir.

Beşincisi, bir tanık beyanı veya uzman raporu yanlış veya eksik ve temelsiz varsayımlara dayandığında bu kural uygulanmayabilecektir.

Altıncısı, bir uzmana yargılama esnasında eleştiri ve itirazlar cevap vermesi için yeterli fırsat verilmiş olabilir - örneğin, İngiliz Usul Kuralları 35`inci Kısım Soruları (Part 35 Questions) kapsamında yeterli ayrıntıda sorular sorulmuş ve tatmin edici cevaplar verilmemişse uzmanın çapraz sorguya çağrılması gerekmeyebilecektir.

Yedincisi, İngiliz Usul Kuralları Uygulama Yönetmeliği (CPR Practice Directions) 35'inci kısımdaki gerekliliklerine uyulmaması bir başka istisna olabilecektir.

VI. YÜKSEK MAHKEMENİN KARARININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Karara getiren temel eleştiri, davacının uzman raporunda eksiklerin bulunduğu durumda, davalının bu eksiklere ilişkin yapacağı itirazların aslında davacıya bu eksikleri gidermesi için fırsat tanıyacağı, bu sebeple de davalıdan eksiksiz ve yetersiz uzman deliline itiraz etmesini istemenin ispat yüküne aykırı göründüğüdür. Bu görüşe göre, ispat yükünün davacıya ait olmasına rağmen, bu karar davalıya olgusal temele veya uzman deliline itiraz etme konusunda daha doğrudan olma zorunluluğu getirmektedir. [14] Bu eleştiri karşısındaki karşıt görüş, Yüksek Mahkemenin kararı ile ispat yükünün yer değiştirmediği ancak adil yargılama ilkesine üstünlük tanındığı, bu ilkenin taraf hakimiyetine dayalı İngiliz hukuk sisteminin temeli olduğu ve taraflara açıklama ve iddialarını savunma imkânı verilmesinin yerinde olduğunu savunmaktadır. [15]

Bu karar, reklamasyon davalarındaki dava stratejilerini etkileyecektir. Yüksek Mahkemenin genel kurala vurgu yapması ve istisnaları sınırlı tutması sebebiyle esasen istisnalara dayanarak bir dava stratejisi kurulmasının riskli olacağı değerlendirilmektedir. [16] Ancak karar tarihinden birkaç gün sonra yapılan bir duruşmadan duruşma avukatının (barrister) aktardığı tartışmalar,  uzmanlara yöneltilen 35`inci Kısım Soruları yoluyla uzman raporuna itirazların sunulması yolunun tercih edilebileceğini göstermektedir. [17]

Ayrıca kararın yargılama süreçlerine etkisi olacaktır. Örneğin mahkemelerin tarafların ayrı ayrı rapor almasından ise tarafların uzmanlarının yazacağı ortak bir rapor alınması yönünde karar verme eğiliminde olacağı düşünülmektedir. [18]

Av. Erse Kahraman

 

Kaynakça:

1. İngiltere`deki paket seyahat düzenlemelerinin kökeni 1960`lara kadar gitmekle birlikte bu alandaki temel düzenleme 1992 tarihli Paket Seyahat, Paket Tatil ve Paket Tur Yönetmeliği  (The Package Travel, Package Holidays & Package Tour Regulations 1992) olmuş, daha sonra 2015 tarihli AB Direktifi doğrultusunda bu yönetmelik güncellenmiştir ve mevcut davalara 2018 tarihli yeni yönetmelik uygulanmaktadır. https://www.abtot.com/regulation/

2. https://www.turizmguncel.com/haber/tui-otellerden-yuz-binlerce-pound-para-kesiyor

3. https://www.theguardian.com/travel/2017/jul/31/why-brits-got-the-bug-for-holiday-sickness-scams

4. https://www.gov.uk/government/news/new-curbs-on-bogus-holiday-sickness-claims 

5. https://www.lawgazette.co.uk/news/moj-confirms-fixed-costs-figures-for-holiday-sickness-claims/5065661.article

6. https://www.justice.gov.uk/__data/assets/pdf_file/0011/177644/frc-public-notice-updated.pdf , https://www.lawgazette.co.uk/news/injury-lawyers-fight-fixed-costs-reforms-through-the-courts/5117040.article

7. https://www.sra.org.uk/solicitors/guidance/holiday-sickness-claims/   

8. https://gazeteoksijen.com/dunya/antalyadaki-5-yildizli-otelden-ingiliz-turistlerin-hastalik-iddialarina-cevap-bedava-tatil-pesindeler-164151 https://artigercek.com/dunya/daily-mail-kemerdeki-rixos-sungate-otelinde-gidadan-zehirlenen-turistler-dava-254549h#google_vignette

9. https://www.irwinmitchell.com/news-and-insights/newsandmedia/2022/august/lawyers-investigate-after-dozens-of-people-fall-ill-at-turkish-resort , https://www.irwinmitchell.com/news-and-insights/newsandmedia/2023/june/more-than-130-holidaymakers-including-over-50-children-who-fell-ill-at-rixos-sungate-in-turkey

10.  https://www.supremecourt.uk/cases/uksc-2021-0208.html

11. Selçuk, S. (2020) “İngiliz Hukukunda Uzman Delili”. Antalya Bilim Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi, Cilt: 8 Sayı: 15, s. 105-137

12. Yerel mahkemenin kararına yapılan itirazlar sonucunda yüksek mahkeme kararlarının kısa bir özeti için: https://ajh-advocacy.co.uk/griffiths-v-tui-the-appeal-trilogy/

13. https://www.linkedin.com/pulse/when-litigation-strategy-takes-holiday-griffiths-v-tui-a0z1e/

14. https://www.outertemple.com/griffiths-v-tui-a-controversy-over-expert-evidence-at-the-cross-border-law-conference/

15. https://www.falcon-chambers.com/publications/articles/griffiths-v-tui-uk-ltd-2023-uksc-48

16.https://www.hailshamchambers.com/images/uploads/other/Tui_UK_Ltd._v_Griffiths_2023_UKSC_48_Case_comment_by_Dominic_Nolan_KC_updated_.pdf

17.  https://www.9sjs.com/news/hot-on-the-heels-of-griffiths-v-tui/

18. https://www.outertemple.com/griffiths-v-tui-a-controversy-over-expert-evidence-at-the-cross-border-law-conference/

MAKALEYİ PAYLAŞIN
MAKALEYİ YAZDIRIN